Hamilelik sürecinde dikkat edilmesi gereken maddeler anne ve bebek sağlığı için oldukça önemli bir konudur. Hamilelik sürecinin ilk haftalarında anne adaylarında mide bulantısı ve baş ağrısı gibi semptomlar görülmektedir.
Hamilelik Sürecinde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Koku hassasiyetinin yoğun yaşandığı bir dönemdir. Anne adayı bedensel ve ruhsal olarak farklı bir sürece girmektedir. Hem annenin hamilelik sürecini rahat geçirmesi için hem de bebek sağlığı için dikkat edilmesi gereken konulara özen gösterilmelidir.
Sağlıklı Beslenme
Anne adaylarının hamilelik sürecinden haberdar olduktan sonra ilk düşündüğü eylemin beslenme olduğunu söylemek yanlış olmayacaktır. Bebeğin kalp, beyin ve vücut gelişimi için beslenme en dikkat edilmesi gereken konuların balında gelmektedir. Hamilelik döneminde anne adayları için ideal kilo alımı 9 ila 12 kilo olarak belirlenmiştir.
Bu hususta anne adaylarının günlük olarak 300 kalori alması ideal kiloda kalmalarını sağlayacaktır. Beslenme içeriği olarak hamilelik döneminde bol bol taze meyve ve sebze tüketilmelidir. Haftada 2-4 gün 100 ila 120 gram arasında kırımızı et tüketimi önerilmektedir. Hafta da en az 2 kere balık tüketiminin bebeğin beyin gelişimi için oldukça yarar sağlayacağı öngörülmektedir.
Hamilelik döneminde tüketilmesi önerilen besinler kadar kaçınılması gereken besinlerde vardır. Örneğin aşırı baharatlı ve yağlı besinlerin tüketimi mide yanmalarına sebebiyet verebileceği gibi kilo kontrolün sağlanmasını da olumsuz etkileyen faktörlerdendir. Adaçayı, fesleğen ve lavanta gibi bitkiler erken doğum riski taşıdığı için doktor kontrolünde tüketim sağlanmalıdır.
Kümes hayvanlarında bakteri oranının yüksek olmasından kaynaklı olarak sınırlı oranda tüketilmelidir. Paketli hazır gıdalardan uzak durulmalıdır. Tuz ve şeker gibi besin gruplarında aşırıya kaçılmamalıdır.
Sigara ve Alkol Kullanımı
Sigara ve alkol tüketimi hamilelik döneminde birçok sağlık sorununu beraberinde getiren bir sorundur. Hem anne adayının hem de bebeğin sağlığı için kaçınılması gereken bir konudur. Sigara ve alkol kullanımı erken doğum riskini artıran, fetüs ölümlerine ve zekâ geriliğine neden olan olumsuz sonuçlar doğurabilmektedir. Bebeğin bedensel ve zihinsel gelişimi için bu hususlara gerekli önemin verilmelidir.
Anne adayının kendi kullanmasa da sigara ve alkol kullanan alanlarda bulunması anne adayını pasif içici sınıfına görmesine neden olmaktadır. Pasif içicilikte bebek ve anne gelişimini tehdit eden konular arasında er almaktadır.
Spor ve Egzersiz
Hamilelik dönemi anne adaylarında sırt ve omuz ağrılarıyla karşılaşmaktadır. Hamileliğin ilerleyen süreçlerinde vücut ağırlığında artış olduğu için bel ağrıları ve yorgunluk hissini arttırmaktadır. Bu sorunlara alternatif olan en iyi çözüm hafif egzersiz ve spor yapılmasıdır. Kısa mesafeli yürüyüşler anne ve bebek gelişimi için en çok tavsiye edilen aktiviteler arasında yer almaktadır.
Pilates ve yoga gibi egzersizler vücut gelişimine yarar sağladığı kadar ruhsal açıdan da olumlu sonuçlar alınmasına katkıda bulunmaktadır. Bu tarz egzersizler anne ve bebeğin kilo kontrolü açısından da yarar sağlamaktadır. Aşırı yağlanma riskini azaltarak bebek gelişimi için olumlu sonuçlar doğurmaktadır.
Ayrıca hamileliğin son aylarında yapılan egzersizler rahat bir doğum için gerekli olan şartların sağlanması açısından da önemlidir. Ağrısız ve acısız bir doğum hem anneyi psikolojik açıdan olumlu etkileyecek hem de doğum sonrası bebekle iletişiminin kısıtlanmamasını sağlayacaktır.
Çay ve Kahve Tüketimi
Hamilelik döneminde çay ve kahve tüketimi yüksek oranda kafein içerdiği için doktor tavsiyesiyle sağlanmalıdır. Yüksek oranda kafein tüketimi bebeklerin zihinsel gelişimini tehdit eden etmenlerdendir. Bebeğin kalp atışlarında ve ritmin de sorunlara neden olmaktadır. Doğum sonrasında bebekte öğrenme güçlüğü ve kavrama kabiliyetinin azalması gibi ciddi sorunlara da neden olmaktadır.
Ağır ve Yorucu İşlerden Kaçının
Hamilelik sürecinde anne adaylarında hormonel değişiklikler gözlenmektedir. Vücut farklı bir evreye girdiği için de gereksinimleri değişmektedir. Anne adayları bu değişimlerden kaynaklı olarak uyku gereksiniminde artış ve halsizlik görülmektedir. Bu nedenler çerçevesinde anne adaylarının olabildiğince konfor içerisinde bir süreç geçirmesi gerekmektedir.
Ağır şartlar altında çalışan anne adayları yeterince dinlenemediği için bedensel ve ruhsal sorunlar yaşamaktadır. Anneyi olumsuz etkileyen bu süreç doğal olarak bebeğin gelişimini de olumsuz etkilemekte hatta kalıcı hasarlara neden olmaktadır. Hamilelik sürecinde stres altında çalışmak erken doğum ve düşük riskini de arttırmaktadır. Anne adaylarının ve bebek gelişiminin sağlıklı ilerlemesi için mümkünse süreci evde dinlenerek tamamlaması gerekmektedir.